Haber şöyle:

{2024 Paris Olimpiyatları’nın açılış töreni büyük tartışmalara yol açtı.  İspanyol Marca gazetesinde hem “Tarihin en iyi gösterisi” denildi hem de “Saygısız ve rezil” ifadeleri kullanıldı. Özellikle de ‘İsa’nın Son Akşam Yemeği’ tablosunun canlandırıldığı sahnede LGBTQ mesajlarına ve Katoliklere hedef alan imgelere yer verilmesi çok büyük tepki çekti.

Ünlü Eserle Alay Ettiler
Hulâsa ünlü ressam Leonardo da Vinci’nin ‘İsa’nın Son Akşam Yemeği’ isimli tablosu da alay konusu oldu. Sapkın bireyler, bu ünlü eseri canlandırarak alay ettiler. Bu durum, sanatseverler ve Hristiyanlar arasında büyük bir rahatsızlık yarattı. Sanatın bu şekilde kullanılması, izleyiciler arasında büyük tepkiye neden oldu.}

YORUMUMUZ
İslam, bütün peygamberlerin kendilerine indirilen Kutsal KİTAPLAR ve SUHUF ile tebliği ettikleri Hak Din’in ortak adıdır. Allah’ın son ve evrensel elçisi kıldığı Hz. Muhammed’in Kur’ân- Kerîm ile tebliği bu dinin nihai ve  kemal bulmuş şeklidir. Hıristiyanlık ve Yahudilik birer din  değildir: Hak Din olan İslam’dan sapmış akımların adıdır.

Yaşadığımız dönemde Batı ve özelde dinsiz laikliğin merkezi FRANSA sanıldığı gibi Hıristiyan bile değildir. Batı’da büyük kesim ateist veya deisttir ve Yahudiliğin  başını çekip teorisyenliğini yaptığı Şeytan İmparatorluğunun emrindedir.

Yukarıdaki  haberimizde konu edildiği üzere  yaşanan rezillikler bazı kişi ve kurumlarca yerildiyse de, bu durum bizi aldatmasın.

LGBT’nin rezillikleri cümlemizin malumudur. Biz bu vesile Hz. İsa ve İsa’nın Son Akşam Yemeği ile ilgili Kur’ân kaynaklı bilgiler sunmaya çalışalım.

HZ. İSA
Hz. İSA Allah’ın seçtiği Peygamberlerdendir. Hâşâ Tanrı olmadığı gibi Tanrının oğlu da değildir.

Hz. İSA, Allah’ın İsrail oğullarına, onlara haram kılınan bazı işleri helâlleştirmek için gönderdiği yerel bir peygamberdir. (Al-i İmran 50) Hz Muhammed gibi evrensel kılınan bir Nebi-Resûl  değildir.

Hz. İSA, yerel olmakla birlikte diğer bazı Peygamberlere üstün kılınmış ulu’l – azm peygamberlerden olup  yaşamı mucizelerle teyid edilmiş bir peygamberdir. (Bakara 253)

Annesi Meryem’e yapılmış müzcizevi bir işlemle babasız olarak yaratılmıştır. (Meryem 19) Beşikte iken konuşmuştur. (Meryem  30-32)   Diğer mucizeleri de bir ayette şöyle açıklanmıştır:

“ Hz İsa İsrail oğullarına şöyle dedi: ‘Bakın, ben size Rabb’iniz tarafından peygamberliğimi kanıtlayan  mucize deliller getirdim:

Size çamurdan kuşa benzer bir şekil yapıp ona üfleyeceğim ve Allah’ın izniyle o derhâl gerçek bir kuş olup uçuverecek.
Yine Allah’ın izniyle, doğuştan kör olanları ve cüzzamlıları iyileştireceğim.

Ve Allah’ın izniyle ölüleri dirilteceğim.

Ayrıca, evlerinizde neler yiyip içtiğinizi ve neler saklayıp biriktirdiğinizi Rabb’imin vahyi sayesinde size haber vereceğim.

‘Eğer gerçekten inanan kimseler iseniz ve hakikati olduğu gibi kabullenmeye niyetiniz varsa, elbette bunlar, size benim gerçek bir peygamber olduğumu kanıtlayan açık ve kesin birer delildir.” (Al-i İmran 49)

SON AKŞAM YEMEĞİ
Yüce Kitabımız Kur’ân-ı Kerim’de bu yemekle ilgi bölüm şöyledir:

“Hani havârîler “Ey Meryem oğlu İsa, Rabbin bize gökten, donatılmış bir sofra indirebilir mi?” demişlerdi. O da, “İman etmiş kimseler iseniz Allah’tan inanıp güvenin” cevabını vermişti.
Onlar isteklerinin şöylece gerekçelendirdiler:

“Amacımız o sofradan yiyelim, kalplerimiz güvene-huzura ersin, bize doğru söylediğini kesin olarak bilelim ve o sofraya  gözleriyle görmüş şahitler olalım istiyoruz”
Meryem oğlu İsa şöyle dua ediverdi:

-Ey Rabbimiz! Bize gökten bir sofra indir ki, bizim için, geçmiş ve geleceklerimiz için bayram ve senden bir âyet (mucize) olsun. Bizi rızıklandır; zaten sen, rızık verenlerin en hayırlısısın.
Allah da onun duasına şöyle karşılık verdi:

-Ben onu size şüphesiz indireceğim; ama bundan sonra içinizden kim inkâr ederse, kâinatta hiç bir kimseye etmediğim azabı ona edeceğim!” (Maide 112-115)

BİZ MÜSLÜMANLAR VE BATILILAR
Biz Hak Din olan İslam’a ve Peygamberliği Kur’ân’da açıklanmış Hz. İsa’ya ve onun gösterdiği mucizevi delillere inandığımız gibi  Maide/Sofra olayına da inanırız.

Hz. İsa’ya ve onun sofra mucizesine yapılmış inkârcı aşağılamayı Kafirlik türü cezalandırılması gereken suç görürüz.

Batı kutsalı kalkmamış, haram -helal bilmez, cinsellik dahil doğallıktan kopmuş ahiret hayatının inkârcı sosyal yapılar dizisidir.

Onlar Hz.İsa’yı aşağılayabilir. Kur’ân’ı yakabilir.

Burada bilvesile şu gerçeğe değinmiş olalım:

Hz. İsa’yı asıl aşağılayanlar LGBT gibi geçici saldırılar yapanlar   değil ona Tanrı veya Tanrının oğlu olarak inananlar ve insanlığın aklı ile alay edercesine onu ilahlaştıranlardır.

KUR’ÂN’IN UYARISI
Sözü Kur’ân’a bırakalım:

“Ey kitap ehli (olan Hıristiyanlar)! İnancınızda haddi aşmayın ve Allah hakkında yalnızca hakkı söyleyin! Meryem oğlu İsa Mesih sadece Allah’ın elçisi, O’nun Meryem’e yönelttiği ‘OL’ emri ve  her insan gibi Ondan  bir ruhtur. Artık Allah’a ve peygamberlerine inanın ve “Tanrı üçdür” demeyin. Buna bir son verirseniz hakkınızda hayırlı olur. Allah tek ilahtır; çocuk sahibi olmaktan beridir, göklerde ve yeryüzünde olan her bir şey O’na aittir; koruyucu otorite olarak Allah yeter.” (Nisa 171)