İnsanlık olarak Hz. Adem’in çocuklarıyız. Irk dediğimiz de aslında bir dil ve renk farklılığıdır.

Irk Allah’ın düzenlemesine dayanan bir hayat gerçeğidir. İnsanların kendi ırklarını sevmesi, başarılarından onur duyması ve onlara katkı vermesi doğaldır ve erdemdir. Ancak kişinin ırkını yaptığı zulüm üzerinde desteklemesi anlamına  ırkçılık İslam Dininde haram kılınmıştır.

YAHUDİ DE IRKINI SEVEBİLİR

Bir Yahudi’nin ırkını sevmesi, ona maddi ve manevi olarak yardımcı olması doğaldır. Kınanamaz bir erdemdir.  Ama ırkını, yaptığı zulmü üzerinden desteklememek kuralı onlar için de geçerlidir.

İsrail yaklaşık üç çeyrek asırdır Filistin’de işgalcidir.  Sürgüne göndermeyi, öldürerek sindirmeyi ve yok etmeyi amaçlamaktadır. Başta Amerikalıları olmak üzere dünya Siyonistlerine dayanan İsrail her yıl yüzlerce insanı öldürmektedir.

7 EKİM BAŞKALDIRISI VE BEKLENTİMİZ

7 Ekim barışa değil zulme hatta katliama başkaldırı oldu. Bunu Yahudiler de iyi biliyor.

Küçük bir azınlık da olsa, İsrail’in içinde ve dışında İsrail mezalimine karşı çıkan insan Yahudiler de var. Onlar tesellimizdir.

Bizim Türkiye Yahudilerinden beklediğimiz Yahudiliğe değil, zulme karşı çıkmalarıdır.

Milletimiz Filistin/Gazze’de çocuklar ve kadınlar dahil öldürülen insanlarımız için elemli ve öfkelidir. Ülkemiz yönetimi de yapılan zulmü haykırmaktadır.

Bu kaçıncı uyarıdır sayısını unuttuk. Türkiye Yahudileri tam bir duyarsızlık içindedir. Bu hayra alamet değildir. Bir ülkede yaşayıp da o ülkenin nimetlerinden yaralanırken zulme karşı olsun tavır koymaksızın sessizliğe  gömülmek  güveni sarsmaz da ne yapar?

MÜSLÜMAN KATİLİ ÜLKEMİZ YAHUDİLERİ

Biz, Türkiye Yahudilerinden İsrail’e gidip zalimce Müslüman öldüren Yahudiler olduğunu biliyoruz. Devletimizin bunları tek tek tespit etmiş olduğundan da şüphe etmiyoruz.

İsrail-Amerika politikalarının Suriye’nin kuzeyinde arz-ı mev’ûd amacı çizgisinde çalıştığı malumumuzdur.

İSRAİL ENİNDE SONUNDA BİR BEDEL ÖDEYECEKTİR

Biz bu gün İsrail’de Filistin’e karşı savaşan yerel Yahudilerin gerektiğinde silahlarını bize de doğrultacaklarından şüphe etmiyoruz. Bunun Çanakkale’de de örnekleri görülmüştür.

Alemlerin Rabbi olan Allah Kur’ân’da bizi uyarmakta ve İsrail oğullarını değil ama onların kâfirleri ve zalimleri olan Yahudileri bize düşman olarak tanıtmaktadır. (Maide 82)

TÜRKİYE YAHUDİLERİ BİZE YARDIMCI OLMALI

Ama biz aşağıda sunulan Kur’a-ni ölçü çizgisinde geleceği adaletle şekillendirmeye çalışıyoruz:

“Kitap Ehli Yahudilerden den öyleleri vardır ki, ona yığın yığın hazineler emanet etsen bile onu sana geri öder.
Onlardan öyleleri de vardır ki, kendisine bir tek altın para dahi emanet etsen, başında dikilip durmadıkça onu sana geri ödemez.

Onların çoğu hak hukuk tanımaz, insanları aldatmayı ve onlara eziyet etmeyi meşru görürler. Bunun sebebi, “Yahudi inancına mensup olmayan o cahil ümmilere karşı işlediğimiz günahlardan dolayı bize bir sorumluluk yoktur. Çünkü Allah, Yahudi olmayan toplumları aldatmayı, onların hakkını yemeyi bize helâl kılmıştır! demeleridir.

Tevrat’ta bu iddiayı destekleyecek bir hüküm olmadığını bile bile, bunun ilâhî kaynaklı bir inanç olduğunu öne sürerek Allah adına yalan söylüyorlar.” (Alİ İmran 75)

Türkiye Yahudilerinden isteğimiz adalet vefa çizgisinde yaşamaları bizi de kendilerini de hüsrana uğratmamalarıdır.