Dünyanın en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST kapsamında düzenlenen teknoloji yarışmaları Antalya ANFAŞ Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde başladı. 5-8 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek yarışmalar teknoloji tutkunlarını bir araya getirirken heyecan dolu bir yolculuğa ev sahipliği yapıyor. TEKNOFEST Akdeniz kapsamındaki 49 ana kategori, 127 alt kategoride düzenlenen yarışmalara toplam 1 milyon 650 bin yarışmacı başvurusu alınırken, Antalya'da düzenlenecek olan 25 teknoloji yarışmasına ise 1 milyon 500 binin üzerinde yarışmacı başvuruda bulundu.

Turizmin kalbi Antalya'da düzenlenen yarışmalarda yapay zekadan haberleşme alanına, biyoteknolojiden tarım teknolojileri alanına kadar çeşitli alanlarda hayallerini gerçeğe dönüştürmek ve en iyisi olmak isteyen gençlerin projeleri yarışıyor. TEKNOFEST Akdeniz'in ilk gününde TEKNOFEST ve Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, ANFAŞ fuar alanındaki stantları gezerek, yarışmacılarla sohbet edip, fotoğraf çektirdi.

TEKNOFEST kapsamında Türkiye'nin en büyük teknoloji firmaları tarafından dört gün boyunca eğitimler, paneller ve sunumlar düzenleniyor. Teknoloji yarışmalarını yakından takip etmek isteyen ziyaretçiler alana www.teknofest.org web sitesi üzerinden online kayıt yaparak hızlı giriş yapabilecek. Girişlerin tamamen ücretsiz olduğu festivalde, 7 yaş altındaki ziyaretçiler için kayıt zorunluluğu bulunmuyor.

BAYRAKTAR: TEKNOFEST YİNE KENDİ REKORUNU KIRDI

TEKNOFEST ve Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST'in düzenlendiği ANFAŞ Fuar Alanı'nda basın toplantısı yaptı. TEKNOFEST Akdeniz'de 11 ilde, 25 farklı alanda yarışmaların başladığını belirten Selçuk Bayraktar, "Bu yıl toplamda 49 farklı kategoride yarışmamız var. 10 yeni kategori de ilave edilmiş durumda. Bunların arasında kuantum teknolojileri, finansal teknolojiler, nükleer enerji teknolojileri, Türkçe tabanlı yapay zeka dil modeli yarışması, kablosuz haberleşme yarışmaları gibi çok geniş yelpazede yeni yarışmalarımız, mevcut yarışmalarımıza ilave oldu. Bu yıl TEKNOFEST yine kendi rekorunu kırdı. 1,5 milyonun üzerinde genç kardeşimiz, bu yarışmalara başvurdu. 700 bin farklı takım kurmuşlardı. Tabii bu dünya ve Türkiye açısından baktığımızda, açık ara bir teknoloji platformu için açık ara büyük bir rekor" dedi.

IQ seviyeleri zirveye çıkan kan grupları IQ seviyeleri zirveye çıkan kan grupları

25 ALANDA 6 BİN 500 FİNALİST

Başvuran 1,5 milyon gencin finale kalan 6 bin 500'ünün, 25 farklı alanda TEKNOFEST Akdeniz'de yarışmaya devam ettiğini aktaran Bayraktar, "Sonrasında TEKNOFEST 2-6 Ekim tarihlerinde Adana'da milletimizle buluşacak. Orada da yarışmalardan şampiyon olmuş kardeşlerimiz TEKNOFEST Şampiyonlar Ligi'nde yarışacak. Tüm Akdeniz'i, tüm Türkiye'yi ve tüm dost ve kardeş coğrafyaları TEKNOFEST'in kalbi olan yarışmalara, Antalya'ya davet ediyorum. Sonrasında da TEKNOFEST Adana'da hem Şampiyonlar Ligi'ni hem de o büyük TEKNOFEST'in coşkulu gösterilerini hep birlikte yaşayacağız inşallah" diye konuştu.

'ÖĞRENİLMİŞ ÇARESİZLİK YIKILMIŞ OLDU'

Gelecek yıllarda TEKNOFEST'i Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde düzenlemeyi hedeflediklerini belirten Selçuk Bayraktar, "TEKNOFEST'in hedefi, ülkemizi tam bağımsız ve müreffeh kılacak girişimleri ortaya çıkartmasıydı. Öncelikle teknolojiyi, bilim geliştirme tutkusunu toplumumuza aşılamaktı. Bunun yanında büyük bir öz güven kazanmasını sağlamaktı. Çünkü bu alanlarda özellikle öğrenilmiş bir çaresizlik olduğunu söyleyebilirim. En azından benim gençliğimde bu biraz böyleydi. O, şu anda dünyaya damgasını vuracak eserlerimizle birlikte, özellikle savunma sanayinde yapılan atılımlarla bir anlamda yıkılmış oldu. Ve tabii sadece savunma sanayinde değil, çok daha geniş bir spektrumda bu Milli Teknoloji Hamlesi'nin ideali olan tam bağımsız müreffeh Türkiye hedefiyle yarışmalarımızı çok daha geniş bir yelpazede düzenlemeye başladık" dedi.

TEKNOFEST KUŞAĞI GİRİŞİMLERİNİ KURMAYA BAŞLADI

İlkokul, ortaokul, lise, üniversite ve hatta çok ileri düzeyde bilimsel derinlik içeren yarışmalar olduğunu anlatan Bayraktar, şöyle konuştu:

"Çok geniş bir kapsamda gençlere hitap eden yarışmalar. Bunun yanında o yarışmalarda kurdukları takımların girişimler oluşturup, dünya markası olacağı girişimlerin bir anlamda tohumlarını atmaya başladık. TEKNOFEST'ten yetişen bir kuşak, TEKNOFEST kuşağı girişimlerini kurmaya başladılar. Yüzlerce genç girişim doğduğunu gördük. Bugün Baykar nasıl ki insansız hava araçları alanında dünyanın en büyük girişimi ise dünyada da hayatımıza giren en büyük dönüşümünüz yüksek teknoloji üzerinden geliyorsa ve o yüksek teknolojiyi geliştiren şirketlere de baktığınızda hepsinin kökünde ufak girişimler olduğunu görüyorsak, aynen bu dönüşümün tüm ülkemizde başladığını görüyoruz. Bugün onlarca ülkeye ihracat yapan, TEKNOFEST'te yarışmalara katılıp, takım kurup sonrasında girişimlerini kurup, yapan kardeşlerimizin, şirketlerimizin olduğunu görmeye başladık."

'BU YIL İLK UYDUSUNU FIRLATACAK'

Baykar'ın projeleriyle ilgili soruları da yanıtlayan Selçuk Bayraktar, 20 senelik hedefi olan Kızıl Elma üzerinde çalışıldığını, bunun yanında Bayraktar TB3 yeni platformu olduğunu kaydetti. Kızıl Elma için Cumhuriyetin 100'üncü yılında verilen ilk uçuşu 1 yıl önce gerçekleştirdiklerini kaydeden Bayraktar, "Uzay alanında da çalışmalarımız var, başladık. Fergani adlı girişimimizi kurduk. Bir anlamda Baykar'ın 10 sene önceki hali gibi düşünün. 70-80 kişilik bir mühendis ekiple şu anda çalışıyor ve uzay alanda alçak yörünge uydu konselasyonu, takım uydular üretiyor. Bu yıl ilk uydusunu fırlatacak ve bunun yanında yörünge transfer araçları ve fırlatma sistemleri üzerine çalışmaları bir yandan yürütüyor" diye konuştu.

DÜNYAYA DAMGASINI VURCAK GİRİŞİMLERİN AYAK SESLERİ

Savunma sanayinin bütün dünyada teknolojinin lokomotifi olduğunu, sivil alanlara girdikten sonra çok daha büyük faydalar sağladığından bahseden Bayraktar, "Savunma sanayi; bilgisayardan tutun da tüm kullandığınız telekomünikasyon teknolojilerinin hepsinin aslında ana unsuru bugün. Sonrasında sivilleşmesiyle teknolojinin çok daha büyük bir katma değer ve insanlığa fayda ürettiğini görüyoruz. Biz de yarışmalarımızda ilk yıldan itibaren çok daha geniş spektrumda biyoteknoloji inovasyon yarışmasından sağlıkta yapay zeka yarışmasına, akıllı ulaşımdan yapay zeka dil modelleri üzerine çok geniş bir yelpazede teknolojinin tüm sivil alanlarında oluşturduk ki tam manasıyla bu Milli Teknoloji Hamlesi idealinin gerçekleştirmek istediği dönüşüm başarıya ulaşmış olsun. İnşallah ülkemizi, teknolojinin tüm diğer alanlarında burada yetişen genç kardeşlerimizin-adeta bir kuşak yetişti-tüm alanlarda dünyaya damgasını vuracak, liderlik yapacak girişimlerin çıkacağını, onun ayak seslerinin geldiğini şimdiden görmeye başladık" dedi.

TÜRK SAVUNMA SANAYİNE BÜYÜK İLGİ VAR

Tüm dünyadan Türkiye'nin savunma eserlerine büyük rağbet olduğundan bahseden Bayraktar, şunları söyledi:

"Akıllı mühimmat sistemleri, insansız hava araçları, insansız sistemlerden başlamak üzere çok geniş bir yelpazede tüm ürünlerinin artık dünyada hem tanınırlığı hem de bir anlamda marka değeri var. Bundan 20 sene öncesine döndüğünüzde Türkiye yüzde 85 oranında dışarıya bağımlı bir ülkeydi. Şu an ise çok yüksek bir yerlilik oranıyla, SİHA'larımızda bu yüzde 90'ların üzerinde, diğer alanlarda da yüzde 60-70'lerin üzerinde. Neredeyse bize ambargo uygulanan her ürünün öncelikle muadili, sonrasında daha iyisini yapan bir savunma ekosistemi var. Türkiye'nin ve dünyanın her yerinden özellikle tabii dünyadaki jeostratejik gerilimler düşünüldüğünde, Türk savunma sanayine büyük ilgi var. TEKNOFEST'in maksadı, orada oluşan enerjiyi teknolojinin tüm diğer sivil alanlarına yayarak çok daha büyük bir insanlık faydasına katma değer üretmek."

GEZERAVCI, AY PROJESİNİ ANLATI

Uzaya çıkan ilk Türk astronot, Türk Hava Kuvvetleri'nde askeri pilot ve Türkiye Uzay Ajansı Yönetim Kurulu Üyesi Alper Gezeravcı, Antalya'da düzenlenen TEKNOFEST Akdeniz kapsamında gençlerle buluştu. Bir yıl boyunca eşsiz emekleri, müthiş zihin güçlerini bir araya getirip, finalden bir önceki aşamaya adım atmış 6 bin 500 gencin TEKNOFEST'te olduğunu belirten Alper Gezeravcı, "Yaşıtları farklı yerlerde tatillerine, istirahatlerine devam ederken bu kardeşlerimizin özel zamanlarından, enerjilerinden ve dinlenme zamanlarından feragat ederek burada ortaya koydukları emek, çaba muazzam" dedi.

Türkiye'nin ve Türk Uzay Ajansı'nın uzay hedeflerinden bahseden, bunların ayağı yere basan, erişilebilir ve çok somut hedefler olduğunu söyleyen Gezeravcı, şöyle konuştu:

"Ay araştırma programı kapsamında çalışmalarımız sürüyor. 28 Aralık 2026'da Türkiye Cumhuriyeti olarak Ay'a kendi yapmış olduğumuz bir roketi, kendi yapmış olduğumuz sistemle, motorla taşıyacak bir proje üzerinde çalışıyoruz. Halihazırda koyduğumuz hedef sadece Ay'ın etrafında bir tur atıp o roketi geri getirme yönünde olsaydı, bugün bunu yapabilecek noktadayız. Ancak bizim koyduğumuz hedef bu kadar basit değil. Biz Ay'ın etrafında tur atıp gelmek değil, Ay'ın yüzeyine bir roketi ulaştırmayı planlıyoruz. Kendi yörüngesinde ve dünyanın yörüngesinde sürekli hareketine devam eden Ay'a çok spesifik bir planlamayla bir roket gönderip, Ay yüzeyinde yine planlanmış bir noktaya önce sert iniş yani çarptırmak, buradan çıkan tecrübeyle de ikinci bir sefer üzerinde bir rover ya da bir bilimsel üniteyle Ay'ın yüzeyine yumuşak iniş yapacak ve o üniteyi orada çalıştıracak bir roket planlaması üzerinde çalışıyoruz. Ve bunun sistemi de şu anda yine yurt dışından tersine beyin göçüyle ülkemize geri dönmüş, alanında müstesna çalışmalara imza atmış bir Türk hocamız tarafından yürütülüyor."