Sosyal medyada dolaşan bombardıman altındaki Gazze’de çatışma görüntülerine, Türkçe sesler yüklenilmiş. Çatışmada birisi Türkçe, "gözünü dört " diye sesleniyor. Benim gibi birçok insan o görüntüleri izleyip, “Türk Askeri Gazze’de” diye bir kanaate sahip oluyor.

Gerçeğin çölünde yolculuk yapmaya hazır mısınız?

Neden Çöl?

Çünkü çölde en çok serap görünür ve insanlar da gördükleri serapla kendilerini kaybederler. Aklına mukayyet olanlar, gerçek vahaya ulaşır. Lütfen sizler de bu satırları okurken aklınıza mukayyet olun!

Hayalet, ölü bir kişinin duyu organlarından en az biriyle algılanabilir şekilde belirmesi. Ölü bir kişiye benzer görüntü, ses gibi algıların genellikle ölen kişiyle ilgili bir yerde ortaya çıkması söz konusu olduğunda bu olay hayalet kavramı ile açıklanır.  Öyle tanıma uygun ses duymuşluğum var.

Operasyonel hayalet timleri…

Türkiye’nin yurtdışındaki operasyonlarını gerçekleştiren timlere Beyaz Hayaletler’ deniliyor. Beyaz Hayaletler, hemen her ülke ordusunun düşman cephe gerisine sızma gerçekleştiren operasyon birliklerdir. Beyaz Hayaletler, Büyük Asya’nın güç birliğinden oluşan istihbarat ve askeri operasyon ekipleri olabilir mi?

Tibet’ten Tanrı Dağları’na Ural Altay dağlarından, Türkiye’de Sultan Dağları’na uzanan psişik bir yapılanma bu.

BudizmTaoizm ve Sufizm öğretileriyle özel eğitime tabi tutulan gizli, fark edilmeyen bu operasyonel güçler; insanın düşünce ile uzaklarda başka bir insana bilgi ve resim iletebilmesi (Telepati) gibi görüntünün Teleportation denen ve vücut dışı astral yolculukları ile bütünleşebiliyor.

Astral Seyahat; insanın sanal olarak bir yerdeyken başka bir yerlere gitmesi ve orada hem görülmesi hem de orayı görmesidir. Fizikötesi bilgiyle eşyanın tabiatına hükmedenleri tanımak neredeyse mümkün değil. 

Onları görünmez kılan Beyaz Bulutlarla çepeçevre sarıldıkları için görülmezler. Onlar kendilerini bildirmek için bazen dışarıdan görev verdikleri isimlere dokunurlar.

'Sitātapatrā /Beyaz Bulut’ nedir?

Tibetli gizemciler, hayatın anlamını arayıp durmak yerine, onun zorluklarının üstesinden gelme konusunda yol gösteren Zen ustaları veya Sufi dervişleri hep Sitātapatrā yani beyaz bulutlardan söz ettiler. Bu adlandırma bana Isparta'yı çağrıştırdı.

İyi talihin sekiz işaretinden birisi olarak kabul edilen Sitātapatrā (beyaz şemsiye/beyaz bulut), terim olarak “kutsal bir obje diye tanımlanır ve onu belirtmek için “Ufuktaki bulutlar kadar beyaz” tabiri kullanılır.

Bu şemsiye öğretiye gönül verenleri, felaket ve güçlüklerden korur. Yani bir tür zırh işlevi gördüğü gibi, görünmez kılar ve hedef olmaktan çıkarır. Hakikat yolcuları, takipçilerine Sitātapatrā /Beyaz Bulut’ gibi olmayı öğütlediler.

Neden mi?

Çünkü beyaz bir bulut en gizemli şeydir, aniden belirir, aniden kaybolur.

Bulutların ismi, cismi olmadığını düşündün mü?

Onlar isimsizdir, iz bırakmazlar. Biçimi bir anlamda aynı kalmaz. Değişmekte, dönüşmektedir, bir nehir gibi akmaktadır. Bakışınla algıladığın bir buluta biçim verebilirsin ama bu senin zihnindeki yakıştırmadan başka bir şey olmayacaktır. Bulutun biçimi yoktur; biçimsizdir ya da sürekli şekillenmektedir, bir akıştır. Hayat da aynen böyledir. Her türlü biçim, yakıştırmadan ibarettir.

“Özel Kuvvetler Ermişler Ordusu” Astral Yolculukla Tayyi Zaman, Tayyi Mekan yapabiliyor mu?

Halk arasında en kısa tabiri ile “ruhun bedenden geçici olarak ayrılması” şeklinde tanımlanabilen “Astral Yolculuk”ta iki süreç var. Bunlardan ilki Tayyı zaman’; “vaktin genişlemesi, bereketlenmesi, yani kısa sürede uzun bir zaman yaşamış olma hâli” diğeri de Tayy-ı mekan yani o mekânı aşarak bir anda değişik yerlerde görünebilmektir. Bir diğer anlamı da mekan değiştirme yani bir mekandan başka bir mekana uçmak, ışınlanmaktır.

Tayyi mekân, bir mekandan başka bir mekana aracısız ve vasıtasız olarak yolculuk yapma işidir. Tayyı mekan, mekanın ortadan kaldırılması, aşılması anlamında olup mekanları çok hızlı bir şekilde aşarak diğer mekanlara ulaşmayı anlatır.

Buna göre, mistiklerin gerçekleştirdikleri tayyı mekantayyı zaman, onların kendi özlerine (holografik datanın değişik boyutlarına) vasıtasız “bilinç sıçramaları” ile gerçekleştirdikleri mekan ve zaman seyahatleri denilmektedir.

Mümkün mü ona siz karar verin?

Askeri birliklerin coğrafyaya uyumu, kamuflaj, sızma, yanıltma gibi eylemlilikleri tüm bunlardan bağımsız değildir.

Türk Agarta timleri nasıl Gazze'ye geçebilir?

Aslında gerek İsrail'de gerekse Lübnan'da hatta İsrail-Suriye sınırındaki Golon Tepeleri bölgesinde Türkiye'nin bağlantılı olduğu Türk etnisitesine ait gruplar mevcut. Osmanlı Devleti Ortadoğu’dan çekilirken her ülkede etnik bakiye ve gönül dostları bıraktı. Lübnan’da bunlardan biri.

Bununla birlikte Lübnan’da Cumhuriyetin ilk yıllarında ekonomik sıkıntılar nedeniyle özellikle Mardin’den Lübnan’a göç edenlerden oluşmuş bir topluluk yaşıyor. 1943’te Fransız mandasından kurtulmak için Lübnan’da yönetim karşıtı hareketler ortaya çıkmaya başladığında Mardinli gençler de bu bağımsızlık hareketine dahil oldular. Mardinlilerin Lübnan’ın bağımsızlık mücadelesine katkıları unutulamaz.

Günümüzde Lübnan’da yaşayan Mardin diasporasının ilk nüvesini bu göç oluşturuyor. Asıl göçün 1950 ile 1970 arasında yoğunlaştığı o yıllarda, Lübnan’daki Mardinlilerin sayısının 60-70 binlere ulaşması söz konusu.

Lübnan’a göç eden Mardinli nüfusun uzun yıllar Lübnan vatandaşlığını kazanma ve kimlik alma mücadelesi verdiği, bu mücadelenin, 1994’te dönemin Başbakanı Refik Hariri’nin, 15 bine yakın Mardinliye Lübnan vatandaşlığı vermesiyle sonuçlandığı biliniyor.

Türkiye’nin Beyrut Büyükelçiliğinin verdiği rakamlara göre, şu an Lübnan’da, 18 bini konsolosluğa kayıtlı olmak üzere toplamda 30 bine yakın Mardinli yaşıyor. Mardinlilerin yaklaşık 16 bini hem Türk hem de Lübnan vatandaşlığına sahip.,

Türkiye, Lübnan'da boş durmadı, Barış Gücüne katıldı…

Beyrut limanı havaya uçtuğunda ziyarete gelen Fransa Cumhurbaşkanı MacronTürkiye'yi hedef alan açıklamalarda bulunmuştu.

Türkiye; Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 11 Ağustos 2006'da kabul ettiği karar ile TBMM'nin 5 Eylül 2006 tarihli kararıyla verdiği izin çerçevesinde, UNIFIL'e TSK unsurlarıyla katkı sağlıyor. TürkiyeBirleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü bünyesine Türk Birliği göndermişti. Bu birlik, halen Lübnan’da görevde.

Bu bağlamda TürkiyeLübnan’da konuşlu Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü’ne (UNIFIL) deniz görev gücü ile katkıda bulunuyor. Lübnan BM Geçici Görev Gücü (UNIFIL) kapsamında Deniz Görev Gücü’nde görev yapan Türk Silahlı Kuvvetler unsurlarının görev süresi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Kararı’yla dönem dönem uzatılıyor. TürkiyeBM tarafından icra edilen UNIFIL Deniz Harekatı’na en yüksek oranda kuvvet katkısında bulunan ülkelerden biri olmaya devam ediyor.

Hiç şüphesiz ki Türkiye’nin Lübnan’da yaşayan ErmenilerleDürzilerleKürtlerle ve dini gruplarla diyalogu mevcut. Ayrıca Hariri ailesi aracılığıyla da bölgede etkin olduğu yadsınamaz bir gerçek. Demek istediğim; Türkiye, Lübnan’da var ve yaşanan krizden aheste değil.

23 Mart 2012’de açılan Beyrut Yunus Emre Kültür Merkezi, başta Türkçe olmak üzere, Lübnan’daki Türk ve Türkmen toplumunun kültürel değerlerinin yeniden kazandırılmasına katkı sunuyor. TürkiyeLübnan’ın istikrarını hedef alan her türlü teşebbüsün karşısında duracağını her seferinde açıklıyor.

TSK Kara Kuvvetleri KomutanlığıLübnan UNIFIL Harekâtı’na; 2006-2013 yılları arasında bir istihkâm inşaat bölüğü ile katkıda bulunmuştu. Ayrıca "BM Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) kapsamında Doğu Akdeniz’de (Lübnan açıklarında) bulunan TCG FATİH fırkateyni bölgede konuşlu.

TürkiyeBarış Gücü’ne en büyük katkısını 110 personel ile BM’nin Lübnan’daki Geçici Gücü UNIFIL’e sağlıyor. UNIFIL’in Deniz Görev Gücünde yer alan Türk BM Barış Gücü personeli Lübnan Donanması’na karasularını izleme ve kıyı şeridini korumada destek sağlıyor.

SAT Komandoları da oralarda olmalı.

ABD’nin İsrail ordusuna danışman olarak gönderdiği Korgeneral James Glynn'ın görevi bırakarak apar-topar dönmesi, herhalde beyaz hayaletlerin buna görünmesi ile ilgili. Glynn, ABD’ye geri dönerken "İsrailli meslektaşlarıma Gazze’ye kara operasyonuna tüm risklerini söyledim" demişti.