Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Vladimiroviç Putin’in Türkiye programı netleşince, Ankara Kalesi içinde yer alan Türk-Rus Dostlukevi Kültür Sanat Müzesini Kırım Tatar davasının lideri Ünver Sel ile birlikte ziyaret ettik. Muhteşem sergi salonları var. Duvarlar boydan boya Rus kültürünü tanıtan resim ve objelerle dizayn edilmiş.

Rus Kültürünü yakından tanımak isteyenler için bulunmaz bir fırsat sunuyor bu tarihi mekan. Ankara Kalesi’ne yolu düşenler, Kale kapının girişindeki ilk sağ sokağa saptıklarında buraya ulaşabileceklerdir.

Müze içinde bir bölüm, Rus Müziğine ayrılmış. Bu köşe ile Rus gazeteci Elana Palazhchenko ilgileniyor.

Kendisi 1978’den günümüze dek birçok kez kadrosunda değişiklik görülen, Leningrad'da Sergey Omelnichenko, Evgeny Voloschuk, Aleksey Dobychin ve Edmund Shklyarskiy tarafından kurulan Rus Rock grubu Piknik hayranı. Burada Rus müziği enstrümanlarının yer aldığı bir köşe sizi karşılıyor.

Putin Küreselcilere Türkiye'den meydan okumaya geliyor!..
Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Vladimiroviç Putin, 12 Şubatta Türkiye’de olacak. Putin’in Türkiye ziyaretinde ikili ve bölgesel konuların görüşülmesi bekleniyor. Bu resmi temasla NATO’nun önde gelen ülkelerinden birini ziyaret edecek olması, Putin’in Erdoğan ile bir araya gelmesinin önem derecesini yükseltiyor.

Neden mi?

Mesela Şubat 2022'de başlayan Kiev-Moskova savaşından bu yana Rus liderin bir NATO müttefikine yapacağı ilk ziyaret bu olacak.

Bir diğer husus Rusya Devlet Başkanı Putin uzun bir süredir kolay kolay Rusya dışındaki seyahatlere çıkmıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı ve Batı ile görüşebilen tek lider olma özelliğine sahip. Uluslararası ceza mahkemesinin hakkında tutuklama kararı çıkarttığı Putin, sadece müttefik ve dost gördüğü ülke başkanlarının davetlerine katılıyor.

Ancak Ankara, Uluslararası ceza mahkemesine taraf olmadığından Putin hakkındaki tutuklama kararının Türkiye açısından herhangi bir bağlayıcılığı bulunmuyor. Yani Ankara Washington, Londra ve Brüksel’deki muhataplarına vız gelir tırıs gidersiniz diyor.

Hem Moskova hem de Washington’un Ankara ile yakınlaşma arayışında olduğu süreçte Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ziyareti sırasında taraflar, Rusya Federasyonu'na yönelik yaptırımlar bağlamında ikili işbirliğinin temel konularını görüşecek.

İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin ziyaretinden sonra Putin'in Ankara’ya gelmesi ve sonrasında Erdoğan'ın Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’nin daveti ile Kahire’ye gidecek olması, münferit ve birbirinden bağımsız diplomasi  atraksiyonları değil.

Ankara'nın İsrail ile ikili ticari ve askeri anlaşmalara rağmen Gazze konusunda Filistin halkına destek vermesi ve savaşın bitiminde bağımsız Filistin Devletinin Gazze'de kurulacak olması Moskova ve Kahire’nin de istediği bir durum.

Putin'in haftalar öncesi “Erdoğan, Gazze’deki durumun normale dönmesi konusunda önemli bir lider rolü sergiliyor. O kesinlikle bu trajediye en fazla ilgi gösteren ve durumun iyi yönde değişmesi için her şeyi yapan uluslararası toplum liderlerinden biri” sözleri, “dünya beşten büyüktür” manifestosunu dillendiren Erdoğan'ın bölgesel ve küresel misyonunu gösteriyor.

Rusya-Türkiye Ticaret hacmi her yıl büyüyor…
Ankara ve Moskova önemli ticari ve ekonomik ortak. Öyle ki yaptırımlara rağmen Kasım 2023'te, iki ülke arasındaki ticaret cirosunun 2022 yılı sonuna kadar iki kattan fazla arttığını Rusya Başbakan Yardımcısı Alexander Novak  söylüyor. Bununla birlikte her iki tarafın şirket ve bankaları küresel sistemin dayattığı yaptırımlar ve kısıtlamalarla   boğuşuyor.

Türk-Rus Bankacılık sisteminin gerekliliği…
ABD Başkanı Joe Biden'ın 22 Aralık 2023'te Maliye Bakanlığı'na Rusya'ya yönelik yaptırımları ihlal eden bankalara basitleştirilmiş cezalar uygulama yetkisi veren kararnamesi yayınlanınca ABD Hazinesine yabancı bankaların faaliyetlerini daha geniş anlamda engelleme yetkisi verilmiş oldu.

2023 baharından bu yana ağırlıklı olarak yaptırımlara tabi olmayan ürünlerin tedarikinin Türkiye üzerinden doğrudan Rusya'ya gitmesine rağmen, Ocak ayının başından bu yana Türk bankaları Rus karşı taraflardan neredeyse her türlü transferi kabul etmeyi bıraktı.

Küresel finans sisteminin bu düzenlemesinin ardından Türkiye başta olmak üzere ulusal bankaların politikası dramatik bir şekilde değişti.

Türkiye'deki bazı finans kuruluşlarının Rusya'dan transfer kabul etmeyi reddettiği yönündeki özelikle Rus medyasında çıkan haberlere rağmen, Türk bankalarının yaptırımlar nedeniyle Rus bankalarıyla işbirliğini tamamen durdurduğunu söylemek için henüz erken.

Neden mi?

Türkiye, her şeyden önce bağımsızlığını Kurtuluş Savaşı ile hem tescillemiş hem de perçinlemiş bir ülke. Öyle kolay kolay kuru gürültüye papuç bırakmaz. Yurtta sulh cihanda sulh ilkesinden hareketle Türkiye, uzlaşma bulmaya çalışan ve yaptırım uygulayan tarafın şartlarını yerine getirmeye çalışan ama aynı zamanda diğer tarafla işbirliğini sürdüren az sayıda ülkeden biri. Ortak sermayeli Rus-Türk bankasının kurulması bir an önce gerçekleştirilmeli.

Erdoğan’dan Putin'e Merkez Bankası jesti…

Nitekim bu perspektiften bakınca Türkiye’nin iki hususta kırmadan dökmeden, fincancı katırlarını ürkütmeden; NATO üyesi olmayı sürdürmeyi ve aynı zamanda oldukça bağımsız bir dış politika izlemeyi başardığı söylenebilir. Bu nedenle Putin'in Erdoğan ile görüşmesinde, Türkiye ve Rusya arasında ortaya çıkan bu ödeme/finans sorununa bir çözüm bulunması gündemde.

Hatta bazı kaynaklar, uzun yıllar ABD’de yaşayan ve önemli ABD finans kuruluşlarında, Goldman Sachs ve First Republic'te üst düzey görevlerde çalışan, United States Department of the Treasur’ın diğer ülke ulusal bankalarına yönelik yaptırım tavsiyelerini fazla ciddiye aldığı için Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın görevden alındığını söylüyor.

Ki zaten Rusya ile Türkiye arasında ödeme ve anlaşmalarda yerel para birimleri olan ruble ve Türk lirasının kullanılması yönünde 2019 yılında bir anlaşma imzalanmıştı. ABD patentli Hafize Gaye Erkan’ın görevden alınması ile Türkiye'nin Rusya'ya yönelik yaptırımlar ve kısıtlamaları çok da umursamayacağı bir süreci başlatacağını gösteriyor.

Çünkü bu yaptırımlardan en olumsuz şekilde etkilenen ülke Türkiye.  Türkiye'ye yasak, Almanya veya Fransa söz konusu olursa serbest.

Böyle bir dünya var mı?

El âlemin enayisi Türkiye mi?

Ankara'nın Rusya'ya yönelik yaptırımları uygulamaya koymasıyla Almanya'nın komşu ülkelere ihracatı kat kat arttı. Bu ihracatın Rusya'ya yapıldığı apaçık ortada. Almanlara gelince var Türklere gelince yok?

Türkiye, Avrupa'ya gidecek Rus gazının ana dağıtım üssü…
Putin'in temasları sırasında gaz merkezi kurma planları da dahil olmak üzere iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ortaklığın tüm boyutları ele alınacak. Türkiye'de büyük bir gaz merkezi projesi hızla ilerliyor. Neredeyse tamamlandı bile.

Rusya tarafından 2022 yılında önerilen proje, gazın bir kısmının Rusya'dan Türk Akımı'nın ek hatları yoluyla merkeze tedarikini içeriyor.

Biliyorsunuz Rusya; Avrupa'ya yönelik ihracat kaybını kısmen telafi etmeye yardımcı olabilecek bir merkezin hayata geçirilmesi için Ankara'ya bir yol haritası önermişti.

Putin, Rusya Federasyonu'nun Baltık Denizi'nde kaybedilen doğalgaz boru hatlarının transit kapasitesini Karadeniz'e aktarmaya, burada yeni boru hatları inşa etmeye ve Türkiye'de Avrupa'nın en büyük gaz merkezini kurmaya hazır olduğunu açıklamıştı.

Türk tarafı ise Putin’in yapacağı ziyaret hazırlıkları kapsamında doğalgazda indirim konusunu Ruslarla görüşmeye hazırlanıyor.

Tahıl Koridoru…

2022 Temmuz’unda oluşturulan Karadeniz Tahıl Girişimi, Türkiye ve BM’nin Rusya ve Ukrayna ile ayrı ayrı imzaladığı mutabakat muhtıraları ile uygulanan tahıl koridorunun yeniden canlandırılmasının konusunun masaya gelmesi sürpriz olabilir. Yine de feshedilen Karadeniz tahıl girişimine yeni şartlarla geri dönme olasılığı söz konusu.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Putin ve Erdoğan'ın bu konuyu mutlaka görüşeceğini belirtiyor.

Özellikle İngiltere ve Avrupa ülkeleri, dört gözle bu konuyu bekliyor. Bununla birlikte, görüşmenin ana maddeleri arasında Ukrayna konusunun bulunmasına kesin gözüyle bakılıyor. Washington yönetimin pür dikkat izleyeceği Putin’in NATO ülkesi Türkiye’yi ziyareti, ittifak içinde yeni kırılmalar yaratmak amacıyla kullanmasından kaygı duyacağı kritik bir eşikte gerçekleşecek.

Türkiye'nin Rusya ile özellikle turizm, gaz tedariki, tahıl ve diğer tarımsal ticaret alanlarında Batılı ülkeleri tedirgin eden yakın ekonomik bağları var. Ancak iki ülke, karşıt tarafları destekledikleri Suriye ve Libya'daki çatışmaların yanı sıra Güney Kafkasya'da Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki gerilim nedeniyle de anlaşmazlık potansiyeli olan bıçak sırtı ilişkiler yaşıyor.

Rus liderin ziyareti, ülkeler arasındaki düzenli diyaloğun bir parçası. Türkiye; Rusya ile başta enerji olmak üzere birçok alanda işbirliğini sürdürüyor. Bununla birlikte her liderin ve tarafların müzakere etmesi gereken sorunlu konular da mevcut.

Mesela Suriye, Kafkaslar, Orta Doğu’da sorunları çözmek ve gerilimin büyümesini önlemek, her iki ülkenin sağlıklı ve sürdürülebilir ilişkilerinde   sürekli pozisyon karşılaştırması yapması elzem.

Kim bilir Erdoğan belki Putin'in bu tarihi ziyaretini bir fırsata dönüştürür ve Türkiye'nin BRICS’e alınmasını gündeme getirebilir. Başka türlü küresel kapitalizmin demir çemberini kıramazlar.

Sahi Erdoğan ve Putin, Suriye, Ürdün ve Kuzey Irak'ta ABD askeri hedeflerine yönelik saldırılar hakkında müşterek bir kanaate sahip midir?