Bence CHP;

Siyasi öngörüde yerlerde…

Stratejide diplerde…

Planlamada sellerde…

Sloganda gerilerde…

Gaflarda zirvede…

Bir Ana Muhalefet partisi.

*

Neden mi?

Eski Ak partili…

Milli Görüşçü…

Erdoğan Muhalifi Abdüllatif Şener, CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olabilirmiş.

Kılıçdaroğlu Milli Görüş’ün bahçesinde define falan mı buldu bilinmez ama habire o ontolojiye oynuyor.

*

Bu oyun tutmaz bir oyun…

Bu oyun adamı fena bozacak bir oyun…

Bu oyun seni faka bastıracak bir oyun…

Bitmez bu oyunlar bitmez…

Rejisör istese de bitmez…

Kondüvit tüyse de bitmez…

Terzi tersten dikse de bitmez…

Oyuncu istifa etse de bitmez…

Ama seyirci kaybolursa?

İşte o vakit oyunlar biter.

Seyircisi olmayan oyun biter gider.

Ekmeleddin vak’ası ile sabittir.

Neden mi ?

PKK terör örgütünün sözde yöneticisi Duran Kalkan “Afrin’e karşı Şemdinli’yi alacağız” dedi ya hani…

Selin Sayek Böke için YPG hala bir terör örgütü değil.

Neden mi ?

Öztürk Yılmaz ( nam_ı diğer muhasebeci Kenan ) için ÖSO hala bir terör örgütü…

Neden mi ?

Son birkaç haftadır Kılıçdaroğlu:

Kafası karışık…

Sinirleri bozuk…

Morali daha bozuk…

DİYARBAKIR’DA SIRADAN BİR GÜNDÜ

21 Mart’ta Diyarbakır’da güneşli, ılık bir bahar havası vardı.

Caddeler sakindi…

İnsanlar işinde gücündeydi…

Hayat olağan akışındaydı…

Sabah kimileri ciğer kebabı yedi afiyetle…

Kimileri otlu peynir, közlenmiş biber, sahanda yumurtayla doyurdu karnını…

Gençler kafelerde tavla oynadı…

Amcalar Kırklar Dağı’nda çayını yudumladı…

Anneler, bacılar Hasan Paşa Hanı’nın, Hevsel Bahçelerinin tadını çıkardı.

Öğleye doğru şehir meydanın da birkaç bin kişiden oluşan abartısız bir kalabalık vardı, olağanüstü görünen…

O da akşamüstü yerini sakinliğe bıraktı yeniden.

Güzel Diyarbekir, dün güzel bir bahar gününü yaşadı.

*

BAŞKA TOSUNCUKLARA DİKKAT

Jet Fadıl vardı bir zamanlar…

Olmayan ilk yerli otomobilin reklamını yaptı…

Şirketler kurdu, inşaatlar dikti…

Yüzbinlerce müşteri edinci…

Derken nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla yargılandı ve tutuklandı…

Hapisten çıktı Jet Fadıl…

Yine şirketler kurdu, inşaatlar dikti…

Bu kez milyonlarca müşteri edindi…

Derken nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla yargılandı ve tutuklandı…

Ve tahliye edildi…

Şimdi ne eyledi bilemedim…

Ama geçtiğimiz yılın Kasım ayında mahkeme önünde Fadıl mağdurları “Nerede Adalet”, “Nerede Devlet” diye haykırıyorlardı.

Onu bildim.

*

Tosuncuk için Türkiye iadesini istemeyecekmiş…

Uruguay, milyonlarca dolar parayla gelmiş bir dolandırıcıyı verir mi?

Verir herhalde.

*

Tosuncuk, başkent Montevideo’da özel korunaklı ve sadece mülk sahiplerinin girebildiği Marina de Santa Lucia’da lüks bir malikâne almış.

Bu haber Tosuncuk mağdurlarını fena halde kızdırmıştır.

Haklılar kızmakta…

Üzülmekte…

Başkaları üzülmesin diye uyarıyorum…

Piyasada başka Tosuncuklar da varmış bilginiz olsun…

Aman dikkat!

BİR DÖNEM SONA ERDİ

28 Şubat’ın kudretli patronuydu….

Medya kartellerinin kralıydı…

Pijamayla başbakan karşılardı…

Bakanlara, vekillere ayar verirdi…

28 Şubat darbesinin medya üssü oldu…

Televizyon ekranlarında başbakan fırçaladı…

Burnundan kıl aldırmadı…

Kendisine fena sallayan kalemlere iş verdi…

Şöhret sahibi yaptı…

Gazeteleri, televizyonları ve dergileriyle siyasilerin, hükümetlerin korkulu rüyasıydı…

Türkiye böyle fiyakalı, böyle havalı, böyle kudretli bir medya patronu görmemişti…

Ve…

THE END

DÜNYA ŞİİR GÜNÜ

Dün dünya şiir günüydü…

O halde güzel bir şiirle noktalayalım.

MEMLEKET İSTERİM

Memleket isterim

Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;

Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim

Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;

Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim

Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;

Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim

Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;

Olursa bir şikâyet ölümden olsun.

CAHİT SITKI TARANCI