Bismillahirrahmanirrahıım

Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allahımıza hamd; Başöğretmenimiz, Önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti'ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Allah (c.c)'ın ilke ve inkılabı İslam'a tabi olanlara, Din ve Vatan muhafızı Gazi ve Şehidlerimize salat ve selam olsun!

Terör mafyası, derin devletin plakası Ergenekon belası sadece mal ve can kaybına sebep olmuyor. Aynı zamanda ehil ve emin insan kaynağını da yok ediyor. Tam bir asırdır Siyonizm’in maşası olan bu derin terör örgütü, Mason locaları eliyle; inançlı, ehil ve vatansever kadroları hile, iftira, komplo ve suikastlarla tasfiye ederek ülkemizin kalkınmasını engelledi. Bilim ve teknolojide çağdaş ülkelerin geldiği seviyeye ulaşmasını önledi.

Diyarıbekir ve Dersim’de on binlerce sevenleriyle beraber katledilen Ehli Beyt’in imamlarından Şeyh Sait ve Seyit Rıza, Ege bölgemizde istiklal savaşımızın kahramanlarından Çerkez Ethem, Başbakan Menderes, Dışişleri Bakanı Zorlu, Maliye Bakanı Hasan Polatkan gibi yüzlerce şahsiyetten kimini istiklal mahkemelerinde, kimini de cunta mahkemelerinde yargılayarak(!!!) düzmece kararlarla idam ettirdiler. Bu idam edilen şehitlerin arasında on binlerce ilim adamı, öğretmen ve iş adamı da var. Ve üstelik hepsi vatan haini ve düşmanla işbirlikçi iftiralarıyla şehit edildiler. Bu şahsiyetlerin halkımız tarafından sevilmeleri ve savunulmaları yasaklandı. Sevenleri bile yargılandı.

Trabzon milletvekili Orgeneral Şükrü Paşa, Malatya Belediye Başkanı Fendoğlu (Hamido), Gümrük Bakanı Gün Sazak, gazeteci yazar Uğur Mumcu, iş adamı Özdemir Sabancı ve BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu gibi kimi şahsiyetler de özel harp taktikleriyle kurdurulan sağ ve sol terör örgütleri eliyle gerçekleştirilen suikastlar veya faili meçhul cinayetlerle tasfiye edildiler. Ya ihtilal terörüyle(!) ya da eşkiya terörüyle Türkiye’mizin maddi ve manevi kalkınmasını önlediler.

İşte bu vatan kurbanlarından biri de on yıl evvel aynı hain mihraklarca şehit edilen Diyarbakır Emniyet Müdürümüz Gaffar Okkan kardeşimizdir. Bu millet kahramanının suçu neydi? Ülkemizin düşmanları, başta İsrail olmak üzere emperyalistlerin “böl, parçala, yut” oyununu, kardeşlik ilacıyla bozmaya çalışması...

O, terörün yok edilmesi için baskı ve şiddet yerine, sevgi, kardeşlik, insan hak ve hürriyetleri ilacını tercih edenlerdendi. İnsanların inancına, mezhebine, ırkına ve ana diline yasak koyan yobaz ve faşistlerden değildi. O, Diyarıbekir’in imanlı, inançlı, vatansever evlatlarını dinsiz, ateist ve terörist yapmak isteyen Ergenekon çetesinin silahlı terör örgütleri; DHKP-C, PKK ve benzeri taşeron firmalarının ve dini kullanarak rant sağlayan Hizbuljitem odaklarının kovanına çomak sokmuştu.
“Türk-Kürt kardeştir, bölmek isteyenler kalleştir” inancıyla kısa zamanda Diyarıbekir ilimize barış ve huzuru temin etmek üzereyken 5 koruma polisi kardeşlerimizle beraber görevleri başındayken şehit edildiler. Allah hepsine rahmet etsin.

Diyarıbekr’in vatansever, inançlı, milli ve manevi değerlere bağlı halkını tebrik ediyorum. “Bir Okkan gider, bin Okkan gelir” diyerek, şehit Gaffar Okkan’a sahip çıktılar. Şehid edildiği 2001 yılında doğan yüzlerce yavruya Gaffar Okkan ismini verdiler. Müslüman Türk Gaffar Okan gitti, yüzlerce Müslüman Kürt Gaffar Okkan geldi. Şimdi onlar, amcaları şehit Gaffar Okan’ın bıraktığı yerden nöbeti devralmak için okuyarak büyüyorlar.

Sakarya’nın Hendek ilçesinin, cesur, müteşebbis ve örnek belediye başkan Ali İnci kardeşimi de tebrik ediyorum. Merhum Gaffar Okkan’ın mezarı başında her sene (24 Ocak günü) yapılan anma programına, bu yıl, şehid edildiğinde Diyarıbekir’de doğan ve Gaffar Okkan ismini taşıyan (her biri 10 yaşında) yavruları temsilen, 101 yavrumuzu davet etti. THY’nın tahsis ettiği özel uçakla aileleriyle ve öğretmenleriyle beraber Pazartesi günü yapılan anma törenine katıldılar.

O gün, vefakar dostum Belediye Başkanı Ali İnci’nin davetlisi olarak Hendek’teydim. Yıllarca özlediğim bu kardeşlik sahnesini ibretle ve şükürle seyrettim. Türküyle, Kürdüyle, Çerkeziyle, Lazıyla, Acemiyle, Arabıyla, Sünnisi ve Alevisiyle el ele ve gönül gönüle verdiğimizde parçalanmamızın mümkün olmadığına ve yok edilemeyeceğimize bir kere daha gözyaşlarıyla şahid oldum!

Artık; iman, ilim ve özgürlükler ameliyatıyla gözlerdeki gaflet, cehalet ve ırkçılık perdeleri kalkıyor elhamdülillah. Artık terörizmle, faşizmle ve kavgayla hak alınamayacağını ve var olan hakların da kaybedileceği aşikardır.

Şimdi barışa ve özgürlüklere açılım zamanı! Şimdi af zamanı! Şimdi sevgi ve kardeşlik zamanı! Ve şimdi iktidarı uyararak, geri adım attırmadan, “Milli Birlik ve Beraberlik Projesi”ni, güç ve cesaret vererek destekleme zamanı!

“Gelin canlar bir olalım, ordu millet kaynaşalım
 Taş atana gül atalım, dış güçleri çatlatalım.”

Tebrikler Gaffar Okan’a sahip çıkan Diyarbakır! Tebrikler O’nu yetiştiren Hendek! Tebrikler nöbetleri devralma adına Gaffar Okkan’ları yetiştirmek için gayret sarf eden örnek anne ve babalar! Ve tebrikler onların kılavuzu değerli öğretmenlerimiz!
Yüzünüzden tebessüm, dilinizden dua eksik olmasın...

Not: Eğitim hizmetlerine katkıda bulunmak gayesiyle, Nadide Hac ve Umre Organizasyonu’nun 2011 yılı içerisinde düzenleyeceği UMRE programlarının bir çoğuna katılacağım İnşallah. İlk program 24 Şubat-5 Mart 2011 tarihleri arasında gerçekleşecek. İlgi duyan ve bizimle birlikte Umre yapmak isteyen kardeşlerimiz www.nadidehac.com web sitesi üzerinden veya (0212) 616 92 26 nolu telefondan yetkililere ulaşabilirler.

Selam, sevgi ve duayla...
Şevki Yılmaz

www.sevkiyilmaz.net
www.habervakti.com

Twitter:
@sevkiyilmaz

Facebook:
@sevkiyilmaztr
@sevkiyilmaz1955