Dünyada her gün yaklaşık bin 500 çocuğun internet üzerinden hedef seçilerek cinsel istismar başta olmak üzere çeşitli tuzaklara düşürülüyor.

Eğitimci yazar Salih Uyan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında FBI'ın resmi sitesinden "çocuk avı" ile ilgili dosyayı değerlendirdi.
Uyan,konuyla ilgili takipçilerini uyarırken şu değerlendirmede bulundu:

FBI'ın resmî web sitesinde İngilizce predator (avcı) olarak tabir edilen kimseler hakkında bazı bilgiler var. Okurken insanın tüylerini ürperten bilgiler… Sitede yer alan bilgilere göre internette her gün yaklaşık beş yüz bin avcı faaliyet gösteriyor. Ve yaşları 10-15 arasında değişen erkek ve kız çocukları bu avcıların hedefinde.

Yani çocuklarımızı avlamak için beş yüz bin kişi her gün mesai yapıyor. Ve işlerini çok ciddiye alıyorlar.

Azerbaycan'dan doğal gaz mesajı: Yatırım yapıyoruz Azerbaycan'dan doğal gaz mesajı: Yatırım yapıyoruz

Yaptıkları şey genelde aynı. Önce kendilerine sahte bir çocuk profili oluşturuyorlar. Sonra bu yaş aralığındaki çocukların hesaplarını gezerek, kimi hedef alacaklarına karar veriyorlar. Avlarını seçtikten sonra da sosyal medya profillerinden bu kişinin bütün özelliklerini öğreniyorlar. Sevdikleri filmler, oynadıkları oyunlar vs.

OYUN SİTELERİ İLK TERCİH

Sonra operasyon başlıyor. İlk iletişimi kurmak için genellikle online oyun sitelerini, anlık mesajlaşma uygulamalarını veya sosyal medya hesaplarını kullanıyorlar.

Hiçbir şeyin farkında olmayan çocuk, karşısındaki kişinin kendi yaşlarında birisi olduğunu zannediyor. Avcı, avıyla ilgili tüm bilgilere sahip olduğu için, muhabbet ilerledikçe aralarında çok ortak yön varmış gibi bir hava oluşuyor. Avcılar çocukların güvenini kazanmak için aylarını harcıyorlar. Artık kıvama geldiğini hissedince de asıl niyetlerini gerçekleştirmek için adımlarını atmaya başlıyorlar.

UYGUNSUZ FOTOĞRAF TUZAĞI

FBI'a göre vakaların yüzde 89'unda bir süre sonra avcı çocuktan uygunsuz bir fotoğraf istiyor. Bazıları bunun karşılığında para veya bir ödül vadediyor. Online oyun oynanan sitelerde, çocuklara fotoğraf karşılığında oyunu geçmek için bir hile veya ödül kuponu vadediliyor.

Ve eğer o ilk fotoğraf veya video gelirse tehdit ve şantajlar başlıyor. Bu fotoğrafı ailesiyle paylaşacağını söyleyerek çocuğu tehdit eden avcı, başka fotoğraflar istiyor. Çocuk korkuyor tabii. Ailesine ve çevresine rezil olmamak için avcının her söylediğini yapmaya başlıyor. Eğer çocuk ailesinden çok korkuyorsa, yaşadıklarını ailesiyle paylaşma ihtimali iyice azalıyor.

CİNSEL İSTİSMARCI TUZAKLARI

Uzmanlara göre cinsellik kavramı henüz tam oluşmamış küçük yaştaki çocukların bu tür saldırılara maruz kalma ihtimali daha büyük. Çünkü tehlikenin farkında değiller, kendilerini koruyacak bilgi ve tecrübeleri yok ve herkese güvenme eğilimindeler. Eğer yanlarında onları izleyen ve denetleyen bir aile bireyi yoksa, çocuklar cinsel istismarcıların tuzaklarına daha kolay kanıyor.

İnternette biraz araştırma yapın. Bu tür şantajlardan dolayı intihar eden bir sürü çocuk hikâyesi göreceksiniz. Ve o hikâyelerde insanı en çok üzen taraf şu; Anne babalar bu acı hadiselerden sonra genellikle şu cümleyi kuruyorlar;

“Son zamanlarda biraz içine kapanmış gibiydi ama hiçbir şey fark etmedik. Bize hiçbir şey anlatmadı.”

YALNIZ BIRAKMAK EN BÜYÜK TEHDİT

Çocuklarımız için en büyük tehdit zayıf karne notları değil inanın. Çocukların dijital kimliğiyle tanışmamak, onlarla ekran karşısında neler yaptığı hakkında konuşmamak ve ekran karşısında yalnız bırakmak en büyük tehdit!

Çocukların dijital cihazlarla olan ilişkisini düzenlemek ailenin görevidir. Sistemde kurallar yerine sadece yasaklar varsa, o sistemden sağlıklı bir sonuç beklenemez. Yani cihazları kapattırmak meseleyi çözmüyor.

Asıl tehlike, çocukların iç dünyalarını ailelerine kapatmalarıdır.