Dün meydanlardaydık. Beklediğimizden daha iyi bir başlangıç oldu. Katılan, katılamayan  herkese teşekkür ediyorum. Bu miting bir başlangıç. Bu konuda dünyada ve ülkemizde önemli gelişmeler oluyor. Bütün bunları değerlendirip kendimiz için yeni bir yol haritası hazırlayacağız.

Bu konu artık millete mal oldu. Bir takım arkadaşlar parti kurmak istiyor, bir kısmı dernekleşme çabası içinde, yeni platformlar oluşturuluyor. Üniversitelerde yeni oluşumlar var. Yani gelişmeler doğru yönde ileri doğru.

Sonuna kadar direneceğiz.

Bu süreç bizim için iyi bir tecrübe oldu. Kim kimdir, kim nerede duruyor onu da gördük. Kapsamlı bir değerlendirmeden sonra yeni açıklamalarımız olacak. Zaten bir eylem planını mitingde açıkladık. Biz son derece açık, şeffaf bir grubuz. Kimse ile tartışma taraftarı değiliz. Kimseye talimat da vermiyoruz, kimseden talimat da almıyoruz. Ne kişi ne de grup olarak bu hareketi kimsenin trampan tahtası yapmayacağız. Kim ne yapmak istiyorsa o, o kişinin kendi kişisel tercihi ve kararıdır. Ne kimseden taahhüt aldık, ne de kimseye taahhüdümüz var. Taahhüdümüz milletimize ve o da tamamen gönüllülük esasına göre geniş bir tabana sahibiz. Herkesin ortak faydasına olmayan bir çözüm önerisi bu çatı altında bizim önerimiz olmayacak. Orta fayda ve maslahat temelli, katılımcı, çoğulcu ve şeffaf bir topluluğumuz.

11 Eylül fikri nasıl ortaya çıktı ve süreç nasıl gelişti hepsi herkesin gözü önünde oldu. Kimseye hiçbir şekilde külfet yüklemedi. Herkes kendi imkanları ile geldi. “Niye 11 Eylül” dediler, neler, neler yazılıp çizildi. Çok basit, sıradan bir konu tartışılıp durdu. Tamam 11 Eylül’e denk geldi, bizim bu konuya bakışımız da ortada.  Sivil-siyasal ayırımı da yapmadık.

Bu aslında Türkiye’de bir ilk! İnşallah ülkemizin geleceğinde toplumsal hareketler için bir örnek olur.

Biz sadece Kartal-Maltepe’de değildik. Dünyanın dört bir yanında, her il ve ilçede destekçilerimiz vardı. Ahmet Tanman o yaşında Ankara’dan yaya olarak yola çıktı.. Kendi kararı! Aslında biz aynı yönde yürüyoruz ve aynı yöne bakıyoruz bu konuda.

Bu süreçte Bill’in adamları da boş durmadılar. Bilim adamı kılıklı, gazeteci kılıklı birileri ya da sosyal medyada bazıları sürekli yalan haberlerle, kışkırtıcı yayınlarla, iftiralarla ortalığı karıştırmaya çalışsalar da sonunda miting gerçekleşti. Şimdi Avukatlarımız bu süreçte olanları basında, sosyal medyada, trol gruplarının yayınlarını gözden geçirip haklarında yasal işlemler başlatmaya hazırlanıyorlar.

Bu süreçte katkısı olan herkese teşekkür ediyoruz. Onların varlığı ve destekleri bizim için önemli idi.

Haksızlığa, zulme ve sömürüye karşı yeni bir dünya mümkün.

Evet dünya 5’den büyüktür. Biz DSÖ’den daha büyüğüz. Çünkü Haklıyız.

Bütün insanları Adalet, barış ve özgürlük yolunda bir olmaya çağırıyoruz.

Biz, en azından benim bir parçası olduğun inananlar topluluğu olarak, herkes için adalet, herkes için barış, herkes için özgürlük temelinde, alemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberin ümmeti olarak. Bütün insanlığın hayrına olmayan bir çözüm önerisi bizim önerimiz olmayacaktır diyoruz..

Adalet yoksa barış teslimiyettir. Adalet ve barış yoksa hiçbir özgürlük güvende değil demektir.

Dünyanın tüm akıllı, dürüst, cesur, erdemli insanları birleşiniz. Namuslu insanlar namussuzlar kadar cesur değilse işimiz zor. Eğer birlik olursak, hayal ettiğimiz yarınki Türkiye’yi birlikte inşa edebiliriz. Hayal gerçeğin anasıdır. Farklılıklarımıza rağmen, barış içinde bir arada. Selam ve dua ile.