Oksimoron;  Birbiriyle çelişen ya da tamamen zıt iki kavramın bir arada kullanılması ve bu şekilde oluşturulmuş ifade. Bazen anlamı kuvvetlendirmek için veya edebî sanat yapmak amacıyla kullanılır; bazen de hâlihazırda kullanılan bir kavramı eleştirmek veya alaya almak için kullanılır.

Muharrem İnce'nin konuşmasını izledim. Beklediğim gibi idi. Bilinen şeyleri söyledi.

Muharrem İnce öncelikle Atatürk'e vurgu yaptı. "Siyasi Atatürkçülük" yapan Atlantik ötesi bir "sosyaldemokrat" çizgide turistik bir konuşma yaptı.

Nasıl ki,  "Siyasi İslam" Müslümanlığın içini boşaltmaya yönelik arka plan faaliyeti ile kodlandırılmışsa Atatürk'e de 1938 yılından sonra aynı yöntem uygulanmıştır.

Geçmişte Eklemedin faciasını önlemeye yönelik 21 milletvekili arkadaşını imza vermeyerek yalnız bırakan Muharrem İnce protez muhalefet işlevini “hem CHP içinde hem de dışında” kalarak sürdüreceğine dair kendisine oksimoron bir yol haritası çizdiği anlaşılıyor… Bu yolda ilk durak Sivas'mış.

Bir Kemalist zaten bilinç düzleminde Kemalizm’i bütüncü bir ideoloji olarak benimsemiş olup “Atatürk-çülük” sıfatını ve tanımını rahatlıkla kullanır.

Ancak her “Atatürkçü” Kemalist değildir. Müslümanlığı,  “siyasi islama” indirgeyenler; Kemalizm’i de 1938 sonrasında “Atatürkçülüğe” indirgeyerek içini boşaltmaya yönelik geliştirilen aynı fabrikanın aynı tezgâhın ürünü ithal yöntemlerdir.

Dolayısıyla Muharrem İncenin konuşması “Siyasi Atatürkçülüğün” samimiyetsiz bir uzantısı olan “Kemalizm karşıtı” bir "sosyaldemokrat" jargon ile bezenmiştir. Dolayısıyla yapısal olarak  Kemal Kılıçdaroğlu ve oksimoran MYK’sı  ile arasında bir ideolojik eksen olarak yapısal açıdan hiçbir fark yoktur.

Apoletlerini söküp milli mücadeleyi Anadolu’da başlatan Mustafa Kemal'in izlediği yol haritasından farklı bir durum bu. Bu yol Sivas'a çıkmaz. Ancak kendisine yol üzerindeki dinlenme tesislerinden birinde bir çay içerecek kadar yol aldırır.

Haklı olduğu yerle çok Muharrem beyin….Ancak konuştuğum gerçek  CHP’liler bana “dağ fare doğurdu, korkak ve az biraz ürkek gördük kendisini” dediler.

Öncelikle Muharrem beyin yolu açık olsun. Başarılar dileriz.

Ancak Muharrem Beyin; Parti içinde ve dışında kendisinden bağımsız yeni oluşan apoletlerini çok önceden sökmüş sürpriz bir Kemalist hareketin muhalefetini baskılamaya ve sönümlendirmeye yönelik Genel merkezle danışıklı bir oksimoron oyununun bir parçası olmayacağını ve çift uçlu bir alet işlevi görmeyeceğini ümit ediyorum. (O anladıı beni..!)

Bir sonraki yazımı, Gerçek bir Kemalist Parti girişimi nerede ve nasıl filizlenir ? ve yöntemi nedir konusuna ayıracağım.

Tahir Çalgüner