Yazıma kardeşlik hukukunun emrettiği güzellikler ile başlamak istiyorum.

Müslüman:
-Nettir.
-Açıktır.
-Cesurdur.
-Kardeş dediğini uyarır ki cehenemine seyirci kalmasın.
-Çıkarları için hataya seyircisiz kalmaz,yalan yere alkışlamaz, geçici olana değil, baki olana aşıktır.
- Kardeşini kendi uyarır ancak kurda,kuşa yem etmez.
-Kin tutmaz
-Liyakata önem verir.Torpil,adam kayırma, rüşvet ve faiz ile sürekli savaş hâlindedir..



Zulüm Nedir ?

Kur’an’a Göre Zulüm Ve Zalim.



“…Kim Allah’ın indirdiği (hükümler) ile hükmetmezse işte onlar zâlimlerin tâ kendileridir.” (5/Mâide, 45)

“…Zulmetmekte olanlar, nasıl bir inkılaba uğrayıp devrileceklerini pek yakında bileceklerdir.” (26/Şuara,227)

Yine Resulullah buyurdu ki: “Mazlumun -bed-duâsından sakın. Çünkü mazlumun duası ile Allah arasında kabule mâni olan hiçbir perde-engel-yoktur.” (Buhâri, Mezâlim 9, hadis no: 9, Cihad 180; Müslim, İman 7, hadis no: 19, 1/150; Ebû Dâvud, Zekât 5, hadis no: 1584; Tirmizî, Zekât 4, -625-)


1)Karanlık demektir.

“Hamd gökleri ve yerleri yaratan, zulumâtı (karanlıkları) ve nûr’u (ışığı) var kılan Allah’a aittir.” (6/En’âm, 1).

2)Ortak koşmak ve isyan demektir.

“Ey oğlum, Allah’a şirk koşma. Hiç şüphesiz ki şirk, gerçekten büyük bir zulüm’dür.” (31/Lokman, 13).

3) Güçsüze (Mazluma) baskı ve haklarını gasp etmek demektir.


* “Sakın zulmedenlere en ufak bir meyil duymayın, sonra size ateş dokunur. Sizin Allah’tan başka dostunuz yoktur. Sonra (Allah tarafından da) size yardım edilmez.” (11/Hûd, 113)

* “(Allah, meleklerine emreder:) ‘Zâlimleri, onların arkadaşlarını/işbirliği edenleri ve Allah’tan başka tapmış oldukları putları toplayın. Onlara cehennemin yolunu gösterin. Böylece onları tutuklayın, çünkü onlar suçludurlar.” (37/Saffât, 22-24).

* “İnsanlar, bir zâlimi görür, (önlemeye güçleri yettiği halde) ona engel olmazlarsa, bundan dolayı hemen hepsi cezalanır.” (Tirmizî; Tuhfetu’l Ahvezî Şerhu Câmiu’t Tirmizî, 8/423)


*Allah’ın koyduğu sınırları aşmak, böylece insanların hakkına tecavüz etmek (65/Talak, 1),


*İlâhlık taslamak veya halkına baskı ve işkence etmek (7/A’râf, 103),

*Müstaz’af kimselerin hakkını yiyip onlara baskı uygulamak (4/Nisâ, 75)
...

Felsefik açıdan zulüm.

Zulüm ya da kıygı, bir kişiye veya gruba başka bir kişi veya grup tarafından ısrarlı olarak kötü davranmasıdır. En sık görülen biçimleri dini zulüm, etnik zulüm ve siyasi zulümdür...

Felsefik açıdan zalim:

Bir kimsenin hakkını zorla elinden alan, haksızlık yapan, merhametsiz, acımasız, zorba, şiddet yanlısı kimse.

Yani sonuç biz müslümanlar kadar seküler bakan kişilerce de aynı.


Zulmü şiyar edinenler, zalimlerin ta kendileridir.
Bunlar toplum ve kişi haklarına tecavüz edenlerdir.

Kişinin kişiye zulmü de Allah'ın katında haramdır ve cezası nettir, ancak sonuçları itibariyle daha büyük yıkımlara sebep olan yönetim tabakasının Allah'tan uzak oluşu ve zulmü devlet politikası haline getirmesidir.

Ortadoğu'da zalimlerin "bahar" diye isimlendirdiği oysa milyonlarca mazlumun şehadetine vesile olduğu gibi zalimlerin Ortadoğu'da üs kurmalarına kapı açan ayaklanmalar , yıllarca süren zalime, zulme ve sonuçlarına gösterilebilecek en olumsuz örneklerin başında gelir.

Hak ve adaleti dağıtma makamında olanlar, adaletten ayrılırlarsa; zâlim olurlar.

Devlet otoritelerinin fertlere ve toplumlara yaptıkları zulümleri de bu katagoride değerlendirmek mümkündür.

Halkına zulmeden, onların haklarını vermeyen, toplum düzenini sağlamak için gönderilmiş olan Allah’ın hükümlerini uygulamayan bütün kişi ve rejimler zâlimdirler (5/Mâide, 45).

Zulmün kişiden kitleye, kitleden kişiye doğru gerçekleşmesi arasında fark yoktur. Zulüm zulümdür.

Kısaca Müslümanların zulüm ve küfür sistemlerine karşı güçlü bir birliktelikten başka çaresi olduğunu düşünmüyorum. İyiliği emreden, kötülüğü nehyeden, yeryüzüne adalet ve huzuru getiren , ilkelerini Kur’an ve sünnetten alan bir topluluk. Bu topluluğun üyeleri İbrahim gibi ateşe atılmaktan, Yusuf gibi zindanlara konulmaktan korkmayan ilkeli ve tavizsiz bireyler olmalı ki varlıkları korkutabilsin.

Müslümanlar, dünyanın dört bir tarafından yaşanan zulümlere ağlamak çaresizliğini terk edip Allah'ın kurallarına göre bir birliktelik oluştursa işte o zaman çözüm ve yardım çok yakın olacak.

Müslüman kâfire karşı dik durandır,elbette ancak kendi içinde de dik bir duruş sergiler.

Yazımı yine kardeşlik ilkelerine en uygun sözler ile bitirmek istiyorum.

Müslüman:
-Nettir.
-Açıktır.
-Cesurdur.
-Kardeş dediğini uyarır ki cehenemine seyirci kalmasın.
-Çıkarları için hataya seyircisiz kalmaz,yalan yere alkışlamaz; geçici olana değil,baki olana aşıktır.
- Kardeşini kendi uyarır ancak kurda,kuşa yem etmez.
-Kin tutmaz
-Liyakata önem verir.Torpil,adam kayırma, rüşvet ve faiz ile sürekli savaş hâlindedir...

Düşünebilen Şehirler İnşa Edeceğiz İnşallah.

Kadir gecesini yakalayan ve hayırla geçirenlerden olmak umuduyla.

Selam ve dua ile...