İslami helaller; insanlık ve diğer yaratılmışlar âlemi için, faydalı, şifalı olan serbestlerin adıdır. Haramlar ise; zararlı ve tehlikeli olan yasakların adıdır. Meclis, yargı, medya ve hiçbir kurum helal ve haram sınırlarını belirleyemez! Helal ve

haramları oylayamaz. Çünkü helal ve haramları insanın sanatkârı, yaratıcısı, yaşatıcısı ve yöneticisi olan Allah belirlemiştir. Değişmez ve değiştirilemez düzenimiz olan İslam hukuk nizamında cezalar son çare olarak konmuştur. İnsanın eğitimini, ahlakını ve ahiret imanını esas alarak kötülüklerin bataklığını helal ve haram ilaçlarıyla kurutmayı hedef almıştır. Cezaları da caydırıcı ve yıldırıcı bir tedbir olarak uygulamıştır. İslam dışı kapitalizm, sosyalizm, komünizim, kamalizm ve laisizm gibi tüm şeytani rejimlerde, suçların bataklığı haramlar teşvik edilir. Hatta medyada reklam edilir. Bu insanlık düşmanı şeytani rejimlerde helaller zorlaştırılır ve bazıları yasaklatılır. Böylece insan aldatılarak şeytanın bataklıklarında rezil ve zelil edilir. Ve Cehenneme aday tam bir harami topluluk meydana getirilir. Helali ve haramı tanımayan bir nesil yetiştirmeyi hedefleyen bu necis rejimlerden insanlığı kurtarmak her Müslümanın en büyük görevidir! Kur’an-ı Kerim’in Taha Suresinin 121. Ayeti Kerimesi, ilk İnsan Hz.Âdem (a.s) ve Hz. Havva (a.s)’ın kendilerine haram kılınan bir meyveyi yedikleri an üzerlerindeki elbisenin alınıp çırılçıplak yapıldıklarını ve haya ve edeplerinden ağaç yapraklarıyla avret yerlerini kapadıklarını haber vermektedir. Toplumları haram lokma ahlaksızlaştırarak yıkar ve tarihten siler. Ve helallerin haramlaşması, haramların helalleşmesi sevgisiz, saygısız, merhametsiz, terörist, hırsız ve hayâsız bir neslin oluşmasını sağlar! Tüm bu hakikatlere, Hakk’ın değişmez ve değiştirilemez ilkesine rağmen, haramların alenen işlendiği ve suç sayılmadığı bir asırda yaşıyoruz! İçki, kumar, zina, faiz, esrar gibi toplumu mahveden suçlara iten haramlar reklamlarla teşvik edilmesi, haram yangınlarının kurbanı nefisleri, nesilleri, aile ve toplumları yakmağa ve ağlatmaya devam ediyor! Devlet, tek Din İslam Düzenine tarafsız ve mesafeli kalamaz. Tam aksine helal ve haramları belirleyen tek din olan İslam’a tüm kapılarını açmakla görevlidir! İktidarlar; helal lokmayla nesillerin yetişmesi için haramların yollarını kapamakla görevlidirler! Haramların panzehiri helallerin yollarını açıp, yaşanmasını sağlamak için nöbettedirler! İktidarlar! Yeşil arazileri ve tarım tarlalarını ucuza satın alıp, imara açtırtan ahlaksız haramilerden mutlaka hesap sormakla görevlidir! İktidarlar! İhalelerde az teklif verildi diye ihaleyi iptal ettirip, fiyatı yükselterek devletin tüyü bitmemiş hakkını haramilere peşkeş çektirten ahlaksızlardan mutlaka hesap sormakla görevlidirler! İktidarlar! “Rüşvet alan da veren de melundur” levhalarından rahatsız olup, onları indirten harami destekçilerinden hesap sormakla sorumludurlar! Ve iktidarlar! “Kızım Fatıma da hırsızlık yapsa vallahi kolunu keserim” imanının gereğini yerine getirecek ve haramilerden hesap soracak adalet ve hukuku oluşturmak mecburiyetindedirler! Bugün yetkileri olduğu halde hesap sormayanlardan, ceza gününde vallahi hesap sorulacağı unutulmamalıdır! Fert ve toplum olarak, helallerin yolunu açmaya ve haramların yollarını kapamaya çalışan iktidarımıza hayırlı çalışmalarında destek olmalıyız. Her iktidarda musallat olan içindeki harami kenelerin temizlenmesi için iktidarımızı uyararak yardımcı olmalıyız. Tam iki yüz yıldır helalleri haramlarla boğmaya çalışan haramilerden belediyeleri, bürokrasiyi ve siyaseti temizlemek başta yöneticilerimiz olmak üzere hepimizin imani, insani ve vicdani görevidir. Azgın nefislerimizin ıslahı ve nesillerimizin iflahı için buna mecburuz! Aksi halde, helal ve haramlara uymayarak zenginleşen, ahiret gününe hazırlıksız kavimlerin belalarla helak edildiklerini unutmayalım! Tarih bunun şahididir! O azgın mal ve makamkolik şımarık kullarına torpil yapmayan Allah, biz kullarına mı ayrıcalık yapacak!

Konferanslar münasebetiyle gezdiğim yerlerdeki ehliyet ve emanete ihanetle ilgi duyduklarımdan ve gördüklerimden dolayı, başımıza büyük bir belanın gelmesinden korkuyorum! Ve bunun için mümin kardeşliği gereği uyarıyoruz. Allah (c.c) bela ve musibetleri önleyecek ilmi, imani, ahlaki, siyasi ve hukuki tedbirleri acilen almayı nasip etsin. Selam, sevgi ve duayla.